Bilimsel merakla söylüyorum: Günlük hayatımızda neredeyse herkesin kullandığı ama kimsenin derinlemesine düşünmediği bazı kelimeler var. “Siftah” bunlardan biri. Her sabah dükkanını açan bir esnafın dilinde, pazardaki satıcının duasında, hatta bugünün dijital ekonomisinde bile yankılanan bir kavram. Ama hiç düşündünüz mü; ‘Siftahı ne demek?’ derken aslında neye dokunuyoruz? Sadece ilk satıştan mı bahsediyoruz, yoksa insan beyninin motivasyon sistemine kadar uzanan bir davranış koduna mı?
Siftah kelimesinin kökeni ve anlam katmanları
Siftah kelimesi, Arapça kökenli “feth” yani “açmak” fiilinden türemiştir. Zamanla Türkçede “ilk açılış, işe başlama, ilk kazanç” anlamlarını kazanmıştır. Osmanlı döneminde “siftah etmek”, bir esnafın günün ilk satışını yapması, hem bereketin hem devamlılığın simgesiydi. Bugün hâlâ aynı kültürel mirasın izlerini taşırız. Biri “siftah yaptım” dediğinde, o sadece satıştan değil; bir günün başlamasından, emeğin anlam bulmasından bahsediyordur.
Ancak modern toplumda siftah, artık sadece ticari bir terim değil. Psikoloji, ekonomi ve nörobilim bu kelimenin arkasındaki davranış kalıplarını inceliyor. “İlk adım”ın beyinde nasıl bir etki yarattığına, “başlangıç eyleminin” insanı nasıl motive ettiğine dair veriler, siftahın anlamını bambaşka bir seviyeye taşıyor.
Bilimsel açıdan siftah: Beyinde ilk adımın gücü
Davranış bilimleri gösteriyor ki, ilk başarı deneyimi insan beyninde dopamin salgısını artırıyor. Dopamin, motivasyon ve ödül mekanizmasını tetikleyen bir nörotransmitterdir. Yani bir esnaf ilk satışını yaptığında hissettiği “oh be, siftahımı yaptım” duygusu; aslında biyokimyasal bir tatmindir. Bu duygu, beyni daha fazla çaba harcamaya ikna eder. “Yola çıktım, artık durmam” diyen iç sesin kimyasal altyapısı burada yatar.
Stanford Üniversitesi’nin 2020’de yaptığı bir araştırmada, hedefe ulaşma sürecinin en kritik evresinin ilk başarı adımı olduğu ortaya kondu. Katılımcıların %68’i, bir göreve başladıktan sonraki ilk olumlu geri bildirimin motivasyonlarını iki kat artırdığını söyledi. Yani siftah, sadece kültürel değil; nöropsikolojik bir gerçekliktir.
Ekonomik psikoloji perspektifinden siftah
Davranışsal ekonomide “başlangıç etkisi (starting effect)” denen bir kavram vardır. Bu teoriye göre insanlar, bir işe başlamak için yüksek bir enerji harcar; ancak başlangıç gerçekleştiğinde beyin “tamamladım” hissine yaklaşır ve momentum kazanır. Esnaf için ilk satış, yazar için ilk cümle, sporcunun ilk adımı hep bu döngüye hizmet eder.
Bu noktada merak uyandıran bir soru ortaya çıkıyor: Ya hiç siftah yapamayanların motivasyonu ne olur? Ekonomik belirsizlik veya başarısız girişimler, beyindeki ödül sistemini zayıflatır, bu da uzun vadede pes etme davranışını tetikleyebilir. Bu yüzden kültürel olarak “komşu siftah yaptıysa, ikincisini ona bırakmak” anlayışı, sadece ahlaki değil, toplumsal sürdürülebilirlik açısından da derin bir sezgiyi yansıtır.
Sosyolojik boyut: Paylaşılan bereket kültürü
“Ben siftah ettim, sen de et” sözü sadece cömertlik değil, bir sosyal denge yasasıdır. Toplumun alt katmanlarında kaynakların paylaşılması, dayanışma ekonomisinin doğuşunu sağlar. Antropolojik olarak bu davranış, kabile toplumlarında “eşitlikçi paylaşım” ilkesinin uzantısıdır. İnsan beyni, başkalarının başarısından da dolaylı tatmin duyabilir — buna “sosyal dopamin” etkisi denir. Yani siftahın ahlaki boyutu, nörobilimle de uyumludur.
Dijital çağda siftah: Like, tıklama ve algoritmalar
Artık dükkan kepenkleri değil, dijital paneller açılıyor. Bir YouTuber’ın ilk beğenisi, bir yazarın ilk yorumunu alması, bir e-ticaret sitesinin ilk siparişi — hepsi modern siftah örnekleridir. Algoritmalar da bu “ilk hareketi” ödüllendirir. Sosyal medya platformları, erken etkileşim alan içerikleri daha görünür kılar. Yani dijital çağda da siftah, hem psikolojik hem sistemsel olarak başarının anahtarıdır.
Peki bu durumda şu soruyu sormak gerekmez mi? Gerçek siftahı kim yapıyor — insan mı, algoritma mı? Eğer sistemler başarıyı ölçüyor ve yönlendiriyorsa, bireysel çabanın yeri nerede başlıyor, nerede bitiyor?
Siftahın modern yorumu: Bilim, kültür ve insan davranışı
Siftah, hem bilimsel hem insani bir fenomen. Kültürel anlamda bereketin; bilimsel olarak dopaminin; toplumsal olarak paylaşımın sembolü. Bu yüzden “siftahı ne demek?” sorusu sadece dilbilimsel değil, aynı zamanda davranış biliminin en kadim sorularından biridir: “İnsanı harekete geçiren şey nedir?”
Belki de cevap, bin yıldır değişmiyor: Küçük bir başlangıç, büyük bir sistemin anahtarı olabilir. İster esnafın tezgahı, ister araştırmacının laboratuvarı, ister dijital bir içerik üreticisinin ekranı olsun — siftah, insanın kendi emeğine olan inancını tazelediği andır.
Senin siftahın neydi bugün? Bir fikir, bir eylem, bir kelime bile olabilir. Bilim diyor ki: Başlamak, tamamlamanın ilk adımıdır. Kültür diyor ki: Paylaşmak, bereketin kaynağıdır. İkisi birleştiğinde ortaya çıkan şey, insanın en eski ama en yenilenebilir enerjisi: motivasyon.
Dilimize Arapçadan geçmiş olan Siftah kelimesi, ”istiftah” sözcüğünden türetilmiştir. İstiftah, başlangıç, giriş, ilk anlamlarına gelirken siftah sözcüğü de günün ilk satışı demektir. Bu kelime birçok kalıp ifadede ve deyimde de sıklıkla kullanılır. “siftah senden bereket allahtan” denerek yapılan tören .
Tuba! Saygıdeğer katkınız, yazının bilimsel niteliğini artırdı ve akademik değerini yükseltti.
Siftah her esnaf için berekettir . Sabah besmele ile açtığı dükkanında ilk satışını yapan esnaf aldığı parayı bereket kabul eder ve hatta onu kasasına koymak yerine müşteriden yere atmasını ister. Ahilik kültürü dediğimiz şey işte budur… Essum Aslan ve “siftah” geleneğimiz kose-yazilari essum-asla… Siftah her esnaf için berekettir . Sabah besmele ile açtığı dükkanında ilk satışını yapan esnaf aldığı parayı bereket kabul eder ve hatta onu kasasına koymak yerine müşteriden yere atmasını ister.
Kevser!
Yorumlarınız yazıya canlılık kattı.
siftah – Nişanyan Sözlük. Arapça ftḥ kökünden gelen istiftāḥ اِستفتاح “ işe başlama, işe başlama duası ” sözcüğünden alıntıdır. Esnafın “siftahı senden bereketi Allah’tan” diyerek önce teberrüken sakala sürüp sonra da yere attığı, günün ilk kazancını ifade eden: SİFTAH sapına ve köküne kadar Arapça bir sözcük.
Bora!
Fikirleriniz yazının özünü ortaya çıkardı.