AÖF Kayıt Ücreti Ne Kadar? Bir Öğrenci Hakkında Her Şeyi Anlatan Bir Gerçeklik
Açıköğretim Fakültesi (AÖF), Türkiye’de eğitim almak isteyen milyonlarca öğrencinin tercih ettiği bir sistem. Her yıl binlerce insan, kendi hızında öğrenme fırsatını değerlendirmek için AÖF’e başvuruyor. Peki, bu kadar geniş bir kitlenin tercih ettiği AÖF’in kayıt ücreti ne kadar? Cevabı basit: her yıl değişiyor, bazen “makul” diyoruz ama bazen de insanın canını sıkıyor. Hadi gelin, bu konuda ne düşünmemiz gerektiğine bir bakalım.
AÖF Kayıt Ücretinin Artan Maliyeti: “Eğitim Bedava mı, Cebimiz mi?”
İzmir’de bir kafede otururken, AÖF ile ilgili yapılan konuşmalara denk geldim. Bir arkadaşım, “AÖF’te eğitim almanın bu kadar pahalı olacağını kimse bana söylemedi,” dedi ve bu lafın üzerine tam bir sohbet patlak verdi. Kayıt ücreti, her yıl biraz daha artıyor, bu kesin. Ama soru şu: Nereye gidiyor bu paralar? Eğer eğitimi herkesin ulaşabileceği bir şey yapmak istiyorsak, neden hala bu kadar pahalı?
AÖF kayıt ücretinin ne kadar olduğunu tartışmadan önce şunu kabul edelim: Her şey pahalı! Eğitim, yaşam, kira… Hangi alana bakarsak bakalım, hep bir fiyat artışı var. Ancak AÖF gibi kurumlar, özellikle düşük gelirli öğrenciler için “daha erişilebilir bir seçenek” olarak öne çıkarken, bu artışın nasıl bir açıklaması olabilir? Yani eğitimde fırsat eşitliği sağlamak mı hedefleniyor, yoksa öğrencilerin cebinden daha fazla para almak mı?
Evet, AÖF gibi bir kurumda eğitim almak her zaman daha düşük maliyetlidir ama bu “daha düşük” deyiminin de bir sınırı var. AÖF kaydınız, ders kitapları, harçlar derken, her şey toplamda gerçekten can yakabiliyor. Ve tabii ki, artan ücretler, özellikle pandemi döneminde uzaktan eğitimle birleşince, öğrencilerin bir kısmı için bu yük gerçekten ağır oluyor.
AÖF Kayıt Ücretinin Geri Dönüşü: Yağmurda Cebinizi Alıp Sürüklemek
Bir tarafta bu artan ücretlere katlanmak zorunda kalan öğrenciler, diğer tarafta ise bu durumun herhangi bir karşılığı olup olmadığını sorgulayan insanlar var. Peki, AÖF’e ödediğimiz bu paranın geri dönüşü nedir?
Şimdi, AÖF mezunlarının iş hayatına atıldığında ne kadar başarılı olduklarıyla ilgili farklı görüşler var. Kimi için çok değerli bir diploma anlamına gelirken, kimisi için yalnızca “yanı başında olan bir okula kaydolmak” gibi bir şeyden öteye gitmiyor. AÖF’in avantajı, erişilebilirliği ve zaman yönetimi konusunda sağladığı esneklik olabilir ama yine de her ne kadar makul görünse de, bu kadar ücret ödendikten sonra “katkı” kısmı biraz bulanık kalıyor.
Çok basit bir soru soralım: AÖF’e kaydolmak, gerçekten eğitim açısından ne kadar büyük bir fırsat yaratıyor? Gerçekten mezuniyet sonrası bir kariyer sağlıyor mu, yoksa diploma almak için atılan bir adım mı?
AÖF Kayıt Ücreti Ne Kadar Olmalı?
Her sene artan bu kayıt ücretleri, özellikle gençler arasında ciddi bir tartışma yaratıyor. Geçen yıl, AÖF kayıt ücreti 1000 TL civarındaydı, bu yıl ise yaklaşık 1500 TL’yi buldu. Pek çok insan, bu artışı “ekonomik zorluklar” ve “enflasyon” gibi bahaneyle açıklıyor. Ama bunu yutmak, biraz zor. Çünkü hepimiz biliyoruz ki, ekonomik sorunlar bir tek öğrenciyi etkilemiyor. Okulda verilen eğitim, yani derslerin içerikleri, sistemin sağladığı kaynaklar… Bunlar nereye harcanıyor?
Peki, kayıt ücretlerinin yükselmesi, eğitimin kalitesinin arttığını mı gösteriyor? Bence hayır. AÖF’e kaydolmak isteyen bir öğrenci, herhangi bir kariyer planlaması yapmadan önce eğitim maliyetini iyi hesaplamak zorunda. Eğer sadece ders materyalleri ve eğitmenlere yatırım yapılıyorsa, bu o kadar da yeterli olmayabilir. Hani bazen okulun sunacağı eğitim materyali, kitap ve ders notlarından çok daha fazlası bekleniyor insanın zihninde.
Sonuç: Eğitimde Yükselen Fiyatlar
AÖF kayıt ücreti ne kadar olmalı? Belki bir noktada, bu ücret artışlarının “makul” olduğu söylenebilir ama ortada tartışılacak çok şey var. Eğitim her zaman değerli bir yatırımdır, ancak bu değerin doğru bir şekilde öğrencilere dönüp dönmediğini sorgulamak lazım. AÖF gibi büyük bir devlet üniversitesinde, daha uygun fiyatlarla eğitim almak mümkünken, bu kadar fazla ücret almak gerçekten de sorgulanmalı.
Bir şeyin fiyatı artarken, ona sağlanan hizmetin de artması gerektiğini savunuyorum. Ancak günümüzde, eğitimdeki yükselen fiyatlarla beraber öğrencilerin aldığı fayda arasında büyük bir uçurum var gibi hissediyorum. Bunu değiştirmek için daha fazla düşünmeye, konuşmaya ve tabii ki protesto etmeye devam etmek gerek. Çünkü sonunda hepimiz eğitimin gerçek değerini hak ediyoruz.